Akdeniz'in uluslararası sularında düzenlenen NATO tatbikatından dönerken, 4 Nisan 1953'de Çanakkale Boğazı Nara Burnu önlerinde, İsveç bandıralı ''Nabolant'' adlı şilep ile çarpışarak batan Dumlupınar Denizaltısı'nın 81 şehidi, Mersin'in Silifke ilçesinde anıldı.

Halk Eğitim Merkezi salonunda saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunmasıyla başlayan programda Dumlupınar'ı kitaba alan Filiz Şener, Dumlupınar deniz altısının nasıl battığı ve sonrasında yaşananları slayt eşliğinde anlattı. Düzenlenen programda Dumlupınar Denizaltısından sağ olarak kurtulan 5 kişiden biri olan ve Dumlupınar faciasının son tanığı olan ve yaklaşık 10 ay önce vefat eden Gazi Seyir Kıdemli Başçavuş Hüseyin Akış da anıldı.

Programın sonunda “Dumlupınar Faciasından Günümüze- Son Tanık" adlı kitabın yazarı Filiz Şener'e plaket takdim eden Silifke Kaymakamı Şevket Cinbir yaptığı konuşmasında, “Atatürk'ün çok güzel ve veciz bir sözü aklımdan hiç çıkmıyor. “Türk Çocuğu ecdadını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır” diyor. O zaman en büyük ihtiyaç duyduğumuz şey, kendimizi tanımak. Ecdadımızı tanımak ve onu anlamak. Bu toprakları bize vatan yapanlarla buluşmak zaman zaman. Onlardan ilham almak, onların bize bıraktığı sorumlulukları yerine getirmek için çalışma kararlılığımızı tazelemek. Bunu yapmak için tarihimizin her bir sayfasından alacağımız çok büyük dersler ve ilhamlar var. Eğer tarihimizi iyi anlar ve gençlerimize, geleceğimizin mimarı çocuklarımıza iyi anlatabilir, çocuklarımızı ve gençlerimizi geçmişle buluşturabilirsek o zaman geleceğe daha emin adımlarla yürüme şansını yakalarız. Bu millet Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu büyük önder Atatürk'ün hedef olarak gösterdiği muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma amacını gerçekleştirme çabası içerisindedir. Daha da güçlü bir Türkiye'yi inşa etmek için özümüze dönmek, bir birimizi tanımak, komplekslerimizden kurtulmak gerekiyor. Bunun yolu da geçmişimizi anlamaktan geçiyor. Bu vesile ile Dumlupınar denizaltısında şehit olan bütün şehitlerimizi rahmetle, minnetle, şükranla buradan bir kez daha anıyorum. Yine 10 ay gibi bir süre önce toprağa verdiğimiz Gazimiz Hüseyin Akış'ı da yine burada minnetle, şükranla anıyoruz. Deniz altında şehit olan aziz şehitlerimizi anarken bütün geçmişimizde bizi Türk Milleti yapma adına mücadele verirken, dünyaya 3 kıtaya 7 iklime sevgiyi huzuru taşımak için çaba sarf ederken şehit olan bütün azizleri, yiğitlerimizi de minnet ve şükranla anıyoruz” dedi.