Akdeniz Belediyesi İştar Kadın Danışmanlık Merkezi ile Mezopotamya Psikologlar Girişimi'nce hazırlanan, 'Kadına Yönelik Şiddeti Tespit ve Farkındalık Yaratmaya Dönük Çalışma'ya ilişkin araştırmanın detayları ve yakın süreçte hayata geçecek eylem planı kamuoyu ile paylaşıldı.

Akdeniz Belediyesi Eş Başkanı Yüksel Mutlu, "Bölge'de ­savaş yaşanıyor. Savaş, 'göç' demek; Savaş; 'çocuğa ve kadına şiddet' demek. Savaşla birlikte bu topraklarda göç, acı ve gözyaşı büyüyor. Hedefimiz, kadınlara şiddetle mücadele bilinci kazandırmanın yanı sıra erkeklerin demokratikleşmesi olmalı. Ancak ikisi yapıldığında 'erkek demokrasisinden gerçek demokrasiye' doğru bir adım atabiliriz" dedi.

Akdeniz Belediyesi Kadın Müdürlüğü'ne bağlı İştar Kadın Danışmanlık Merkezi ile Mezopotamya Psikologlar Girişimi, 7 Haziran Genel Seçimleri sonrası yoğun çatışmalar yaşanan Bölge illerinde, kadınların ve çocukların yaşadığı travmalar ile kadınlara yönelik şiddete ilişkin saha araştırması başlattı. Saha araştırmasından elde edilecek veriler ve bilgiler ışığında, kadınlar ve çocuklarla mahallelerde yüz yüze görüşmeler yapılacak, temel insani ihtiyaçların karşılanması amacıyla eylem planı hazırlanacak. Proje kapsamında  çocuklar için atölye çalışmaları düzenlenecek. Araştırmanın sonuçları kentin sivil dinamikleri ile paylaşılacak ve ortak bir yol haritası çizilecek.

Akdeniz Belediyesi Eş Başkanı Yüksel Mutlu, Eş Başkan Yardımcısı Sebahat Gençtarih Cebe, İŞTAR çalışanları ve Mezopotamya Psikologlar Girişimi üyelerinin katıldığı açıklamada, İŞTAR Psikologu Fahriye Cengiz, projeye ilişkin basın metnini okudu. Bölge kentlerinde, 7 Haziran ile başlayan çatışmalı süreçten, en fazla kadın ve çocukların etkilendiğini, projeyi de bu gerçeklik üzerinden hazırladıklarını belirten Cengiz, "Bölge'de çatışmalar devam etmekte, bu süreçte, evrensel insan haklarına dair hukuksuzluklar yaşanmaktadır. Kadına ve çocuğa yönelik şiddet had safhaya çıkmış, binlerce insan da zorunlu göçe mecbur bırakılarak yaşam alanlarını terk etmiştir" dedi.

Çilek Mahallesi'nde yapılan pilot çalışmanın ortaya çıkardığı gerçekler...

Psikolog Cengiz, Mersin'in, bu göçün en yoğun yaşandığı illerin başında geldiğini ve bu bilgiler ışığında Çilek Mahallesi'nde yaklaşık 1 aydır pilot çalışma yürüttüklerini kaydederek, elde ettikleri bazı gözlemleri şöyle dile getirdi: "Gerek Suriye'den gelen dış göç, gerekse iç göçün etkisiyle mahallenin genelinde güvensizlik duygusu yaşanıyor. Bu toplumsal güvensizliği en fazla göç sonucu gelenler yaşıyor ve kendini ev içine kapatıyor. Sosyal haklardan haberdar değiller ve bununla ilgili girişimleri de yok. Kenti tanımamak ve güvensizlikten kaynaklı sosyal etkinliklerden uzak kalıyorlar. Kadına ve çocuğa yönelik ev içi şiddet gizleniyor. Göçle gelen insanlar, ucuz işgücü olarak kullanılıyor, güvencesiz ve hukuksuz çalıştırılıyor. Bu durum, benzer işleri yapan mahalle sakinleri ile göçle gelenler arasında kısmi de olsa gerilime yol açabiliyor. Çocuklar, eğitim, sağlık gibi temel insani ihtiyaçlardan az veya hiç faydalanamıyor."

'Planlama kapsamında yapılacak çalışmalar'

Bu gözlem ve veriler ışığında, daha geniş kapsamlı bir çalışma yapılmasından hareketle, Mezopotamya Psikologlar Girişimi ile ortak çalışma süreci yaşandığını söyleyen Cengiz, kısa, orta ve uzun vadede 3 aşamalı bir planlama hazırladıklarını belirtti. Elde edilecek tespitleri, kentin insan hakları alanındaki dinamikleri ve sivil toplum ile paylaşacaklarını ve ortak mücadele haritası belirleyeceklerini kaydeden Psikolog Fahriye Cengiz, planlama kapsamında yapacakları çalışmaları şöyle aktardı: "Kadına Yönelik Şiddet ile Mücadele Rehberi Kitapçığı oluşturulması. Kadınlardan oluşan mahalle sakinlerinin ev ziyaretleri gerçekleştirerek ihtiyaç analizi yapılması. İhtiyaçların, kısa-orta-uzun vadede giderilmesinin yollarının aranması.  Mahalle evlerinde eğitim ve kurslar yapılması. 8-12 yaş grubu çocuklar ile temel insan haklarını konu alan oyun atölyeleri planlanması. Göçle gelenlerin tespit edilerek kente adaptasyonda dayanışma çalışmaları ve sosyal haklar konusunda bilgilendirilmeleri. Mezopotamya Psikologlar Girişimi üyesi erkeklerle kendi 'toplumsal cinsiyet' atölyelerini tamamladıktan sonra, mahallelerde yaşayan erkeklere de benzer atölyeler açılması."

Eş Başkan Mutlu: 'Erkek demokrasisinden, gerçek demokrasiye geçmeliyiz'

Akdeniz Belediyesi Eş Başkanı Yüksel Mutlu da konuşmasında, projede emeği geçenlere teşekkür etti, çalışmada yer alacak gönüllü ağının büyümesi gerektiğini vurguladı. Mutlu, "Çünkü Bölge'de şu anda büyük bir savaşla karşı karşıyayız. Savaş, 'göç' demek; Savaş; 'çocuğa ve kadına şiddet' demek. Şiddetin zaten var olduğu ve savaşla birlikte daha da yükseldiği bu topraklarda, savaşla birlikte göç, acı ve gözyaşı büyüyerek devam ediyor. Temel insan hakları daha çok ihlal ediliyor. Bu anlamda, Akdeniz Belediyesi İştar Kadın Merkezi'nin yaptığı bu çalışma çok önemli. Çünkü Mersin, kadına yönelik her türlü şiddetin yüksek olduğu bir kent. Biz bunu, hem verilerle hem de arkadaşlarımızın sahada edindiği bilgilerden, yaptığı temaslardan biliyoruz" dedi.

Eş Başkan Yüksel Mutlu; kadınlara ve çocuklara yönelik şiddeti kısa sürede ortadan kaldırmanın zor olabileceğini de sözlerine ekledi ve konuşmasını şöyle sürdürdü: "Ancak en azından kadınların şiddetle nasıl mücadele edeceği bilincine sahip olması, erkeklerin de demokratikleşmesi ve kadına yönelik şiddete son verilmesi noktasında iki hedefimiz olmalı. Birisi kadına yönelik olanı iken, diğeri de erkeğin demokratikleştirilmesidir. İkisi yapıldığında 'erkek demokrasiden gerçek demokrasiye' doğru bir adım atabiliriz yerelde. Kendi yerelimizde ve yaşadığımız mahallelerde, muhafazakârlaşan, milliyetçileşen ve militarizmin kol gezdiği bu ülkede kadına dokunmamız gerekiyor. Akdeniz Belediyesi İştar Kadın Merkezi'nin yaptığı bu çalışmayı anlamlı ve önemli buluyoruz. Bu çalışmada yer alan, gönül veren ve destek verecek tüm arkadaşlarımıza tekrar teşekkür ediyorum."