Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer'in bir kez daha meclise sunduğu 265 milyon liralık borçlanma talebi yine reddedildi. Meclis toplantısında, belediyeden işçi çıkarma iddiaları ise gerginliğe neden oldu.

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer başkanlığında Kongre ve Sergi Sarayında gerçekleştirilen Büyükşehir Belediye Meclisi ağustos ayı 1. birleşiminde aralarında borçlanmanın da olduğu önemli konular konuşuldu. Görüşmeler sırasında Cumhur İttifakı Meclis üyelerinin işten çıkarma konusunda yaptığı değerlendirmeler mecliste gergin anların yaşanmasına neden oldu. Başkan Seçer, belediyede farklı siyasi görüşlere mensup binlerce işçinin çalıştığını vurgulayarak, “Siz siyaseti kullanarak ajitasyon yapıyorsunuz” dedi.

Meclis Üyesi Tat'ın işçi çıkarmalara ilişkin konuşması ile toplantı gerildi

MHP'li Meclis Üyesi Mahmut Tat, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP'li belediyelerde çalışan hiçbir işçinin haksız yere işten çıkartılmayacağı yönünde verdiği sözü hatırlatarak, Mersin'de sebepsiz yere işçi çıkarıldığını iddia etti.

Bunun üzerine konuşan Seçer, “Siz sokağa çıkıyorsunuz değil mi? Az önce söylediğiniz gibi Türkiye'de 11 büyükşehir, hepsi değerli işler yapıyor ama Mersin Büyükşehir Belediyesi en değerli işler yapanlardan biri. Bunu vatandaşla da paylaşabilirsiniz. En güvendiğiniz kamuoyu araştırma şirketlerini de sokağa sürersiniz, onlar size araştırma yapar, partinizin düştüğü durumu da görürsünüz, Mersin Büyükşehir Belediyesinin geldiği durumu da görürsünüz. Ama gerçekten bravo, Mersin'de yüzde 7 civarındasınız Mersin'i yönetiyorsunuz, Türkiye'de de yüzde 7 civarındasınız, Türkiye'yi yönetmeye ve maalesef Cumhur İttifakının küçük üyesi olarak her şeyde söz sahibi olmaya gayret ediyorsunuz” diye konuştu.

“Geçen dönem bu belediyeyi partinizin arka bahçesi yapmışsınız”

Sözlerini “Dinime söz eden Müslüman olsa” cümlesiyle sürdüren Başkan Seçer, Mersin Büyükşehir Belediyesinin önceki dönem yönetiminin personel tasarrufunu da hatırlatarak, “Biz bu memlekette yaşıyoruz. Daha önceki iktidar dönemlerinizi unutmadık. Geçen dönem bu belediyeyi partinizin arka bahçesi yapmışsınız. Ülkü Ocakları, türkü ocakları, şu ocakları, şu derneklerle dosya dosya gelen partinizin elemanlarını oraya doldurmuşsunuz” ifadelerini kullandı.

“Benim genel başkanım senin dengin değil”

Seçer, Tat'ın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nu hedef alan söylemleri üzerine ise “Siz kimle dans ediyorsunuz? Benim genel başkanıma söz söyleyecek ehliyete sahip değilsiniz. Benim genel başkanım senin dengin değil. Benim genel başkanım ‘işini yapan insanları kimse işinden etmeyecek' diye söz verdi. Öyle geleceksin, sallabaşı al maaşı, ben falanca ocağın üyesiyim, filanca bucağın üyesiyim, racon keseceksin; yok öyle bir belediye. Artık eski çamlar bardak oldu. Çalışana iş çok belediyede. Bakın, sokaklarınız tertemiz oldu. Orada emekçi kadınlar çalışıyor. Emekçi insanlar çalışıyor. Bir partinin gölgesine, bir ocağın, bir bucağın gölgesine gizlenen adamlar çalışmıyor. Gerçek emekçiler çalışıyor. Benim genel başkanıma söz söylemeyecek kadar bu işin farkında olan, deneyimli bir siyasetçi olman lazım. Bu konu idari konulardır, siz işinize bakın” diye konuştu.

“Siyaseti kullanarak ajitasyon yapıyorsunuz”

Başkan Seçer, meclis üyesine bu sözleri yakıştıramadığını belirterek, şöyle devam etti: “Beni eleştirebilirsiniz. Benim Genel Başkanımla ilgili, benimle ilgili onurumuzla, şerefimizle ilgili bir söz söylemeyi size men ederim. Böyle bir şeyi ben kabul edemem. Siz ne konuştuğunuzu bilmediniz. Biz sözümüzün eri insanlarız. Kimseye bir vicdansızlık yapmadık, yapmayız da. Binlerce insan çalışıyor belediyede. Hepsi benim partime mensup değil. İnsanları kışkırtıyorsunuz. Bu yaptığınız yanlıştır. Müfettiş üzerine müfettiş gönderdiniz üzerime. Bir daha gönderin, bir daha gönderin. Ben ne yaptığımı biliyorum. İnsanları üzerime gönderiyorsunuz. Ben kimsenin ekmeğiyle oynamıyorum. Sizden çok daha fazla fakiri, fukarayı bilirim. Garibi, gurebayı bilirim. Lütfen, kendimize gelelim. Siz siyaseti kullanarak ajitasyon yapıyorsunuz. Yaptırmayız bunu burada.”

“Siyasi partilerin hiçbir sayın genel başkanıyla ilgili ağzımdan kem bir söz çıkmamıştır”

Tat'ın “Söz verdiniz, sözünüzde durmadınız” iddiasının da çok ucuz bir iddia olduğunu kaydeden Başkan Seçer, “Bu çok ayıp. Bakın, Büyükşehir Belediye Başkanı olarak buradaki siyasi partilerin hiçbir sayın genel başkanıyla ilgili ağzımdan kem bir söz çıkmamıştır. Bunu söyleyeni de ben men ederim. Böyle bir şey olabilir mi? Ben Devlet Bahçeli'yle ilgili, Recep Tayyip Erdoğan'la ilgili burada herhangi bir mülahaza yaptım mı? İç siyasetimize, yerel siyasetimize konu yaptım mı? Bunu yapamazsınız. Biz şamar oğlanı değiliz. Böyle aklınıza geleni konuşamazsınız” dedi.

“Bu kabul edilebilir bir durum değil”

Yaşanan gerginliğin üzerine Erdemli Belediye Başkanı Mükerrem Tollu'nun yaptığı açıklamayı değerlendiren Başkan Seçer, şu ifadeleri kullandı:

“Ben de hiç ortada gündemde yokken, mensubu bulunduğum partinin genel başkanından girip, benden çıkıp, ‘Sözünün eri olmayan siyasetçiler' göndermesi ile söze başladığı için Tat'ı esefle kınıyorum. Bunun yanında hiçbir camia, hiçbir topluluğa bir hakaret içeren sözüm olmamıştır. Retorik gereği, söylemler içerisinde sözcüklerin akışı gereği belki ağzımızdan öyle bir söz çıkmış olabilir ama ne Milliyetçi Hareket Partisi'nin ne AK Parti'nin ne diğer bir siyasi partinin bir teşkilatına, ana kademe teşkilatına ya da gençlik, kadın teşkilatına adabın dışında bir yakıştırma ya da gönderme yapacak kadar acemi bir siyasetçi değilim. Siz de kaş yapacağım derken Mükerrem Bey, göz çıkarıyorsunuz. Siz de lütfen Mersin'in problemlerinin çözümü noktasında bize yardımcı olun. Şu arada yaptığınız şu konuşma dahi yapıcı bir konuşma değil. Bana karşı kendi teşkilatınız içerisinde bazı insanları kışkırtma konuşmasıdır. Sizi de esefle kınıyorum. Karşınızda acemi bir siyasetçi yok. Madem olayı toparlayacaksınız bu şekilde yapmayacaksınız.”

Kendisinin Meclis'i germe gibi bir tutumunun olmadığını ve olamayacağını ifade eden Seçer, belediyeye değer katacak insanlarla çalışmak zorunda olduklarını söyledi.

“Kanun, nizam bilmeyen bir adamsın, kendi kendine atıp tutuyorsun oradan”

Bir meclis üyesinin, “Ülkücüler yerine PKK'ları işe aldınız. Bunu da biliyoruz” suçlaması üzerine Başkan Seçer, şunları söyledi:

“Ben sana saygı duymuyorum bu söylediklerinden dolayı. Seni esefle kınıyorum. Senden çok daha fazla bu ülkeyi seven bir adamım. Senden çok daha fazla bu ülkeye hizmetim var. Senden çok daha fazla milliyetçiyim. Sen laf ebesisin. Bu mecliste bizleri terör örgütüyle ilişkilendirdiğin için sana yazıklar olsun. Bakın bu konuda bir karar vermeniz lazım. Sürekli burada belediyenin hizmetleri tartışılırken, örneğin borçlanma konusu ya da herhangi bir konu kamuoyu karşısında suyun yüzüne çıkmak için hep bu silahı kullanıyorsunuz. PKK, terör örgütü, FETÖ. Bakın, senin mensubu bulunduğun siyasi parti parlamentoda bugün eleştirdiğin siyasi parti ile kol kola yürürken, şu anda kol kola yürüdüğün siyasi parti ile benim siyasi partim mücadele veriyordu. Sen bunları bilmezsin. Senin siyasi mazin de bilmez. İnsanları falanca terör örgütü, filanca terör örgütü ile ilişkilendirerek yaftalamak 31 Mart'ta size bir şey kazandırmadı. Biz çıktık hizmetleri anlattık. Siz bizi böyle yaftaladınız. Şimdi de aynı suçu işliyorsun. Sen aslında kanun karşısında suç işledin bana karşı. Bunun da gereğini yapacağım hiç merak etme. Burası ağzına geleni konuşma yeri değil. Sen onu Bozyazı'nın kahvelerinde otur arkadaşlarınla muhabbet ederken konuş. Yakıştıramadım sana. PKK'lıları işe alıyormuşuz da şunu şöyle yapıyormuşuz. Bütün birimler elinizde. Emniyet teşkilatı, istihbarat, güvenlik soruşturması var. Kanun, nizam bilmeyen bir adamsın, kendi kendine atıp tutuyorsun oradan.”

Borçlanma yetkisi bir kez daha reddedildi

Yapılan konuşmaların ardından bir önceki meclis toplantısında alınan borçlanma ilgili kararı veto eden Başkan Seçer, bu mecliste tekrar 265 milyon liralık borçlanma talebini getirerek ısrar kararı aradı. 40 meclis üyesinin ısrar kararına “evet” demesi ile Seçer'e borçlanma yetkisi bir kez daha verilmedi.