Mersin’de Suriyeli mültecilerin açtıkları kuyumcu dükkanı ile düzeni bozduklarına dikkat çeken Mersin Kuyumcular Odası Başkanı Hüseyin Karteper ‘’ Arap yarım adası altın sisteminde hepsi 21 ayardır. Bizim burada ise 22 ayardır. Ne sattıklarını ne biz biliyoruz ne kimse biliyor. Sadece bildiğimiz ucuz altın sattıklarıdır.’’ Dedi.

Mersin’e son yıllar içerisinde Suriye sınırı ve Kobani dahil 4-5 milyon civarı mültecinin göç ile geldiğini ifade eden Başkan Karteper ‘’ Bu göçler gelirken içeriye alınan hiç kimse kontrol edilmedi. Kuyumculukla ilgili konularda altınla ilgili denetim olmadığı için kimin nasıl geldiği belli olmadı. Arap yarım adası altın sisteminde hepsi 21 ayardır. Bizim burada ise 22 ayardır. Ne sattıklarını ne biz biliyoruz ne kimse biliyor. Sadece bildiğimiz ucuz altın sattıkları. Ne maliye kayıtları yapıldı ne de oda kayıtları. Seçerek kayıt yapmak için bile devlete vergi verenleri seçmek istesek bunlar 5 yıllık vergiden de muaf. Mülteciler ile ilgili çok daha iyi çalışmalar yapılmalıdır.’’ Dedi.

Mersin’de iş yapan Suriyelilerin denetimsiz hareket ettiklerine dikkat çeken Karteper; ‘’Bunlar burada hafta sonları Pazar dahil hiç tatil yapmadan çalışıyorlar ve sistemi bozuyorlar. Bizim burada sabah 08.00, akşam 19.30 belirli bir sistemimiz var. Fakat onlar akşam saatleri dahil açıklar. İş yeri denetleme konusu ile ilgili yazılarımızı emniyete ve valiliğe yazdık. Emniyet harekete geçti ve Pazar günlerini kapattı. TC kimliği verilenler var. Kurallara uymaları gerekiyor. Mültecilerin çoğunun artık misafirliği kalmadı.’’ İfadelerini kullandı.

‘’Hem Devlet Yardımı Aldılar Hem Kuyumcu Açtılar’’

Karteper, ‘’Yıllar önce çıraklık eğitimi kanunda 3308 sayılı yasa kapsamında kuyumculuk mesleğini de kapsama aldılar. Sonrasında Ticaret Odası’na üye olanlara ustalık belgesi verilmeye başlandı ve esnaf olarak bizimkilere gelince imtihana tabi tutuldu. Sistem bu şekilde işleyince kuyumcu açmak isteyenler Ticaret Odası’na yöneldi ve kuyumcu dükkanlarının sayısı arttı. Şimdi bunlarda geldi kuyumcu dükkanları açmaya başladı. Çok ilginçtir hem devlet yardımı aldılar hem de kuyumcu dükkanı açtılar. Hadi başka işletmeleri açabilirler de kuyumcu dükkanı açmak için en az 10 kilogram altın gereklidir. Bunlar 4-5 yıldır bu altınları getirdiler, altınları ortaya çıkartmadan devlet yardımlarını da aldılar. Daha sonrasında da en az 10 kilogram altın sermaye ile kuyumcu dükkanı açtılar. Öyle bir düzen kurdular ki ellerindeki altın sermaye eridikçe bizim toptancılardan mal alıp satış yapmaya başladılar. Altının işçiliğini de ekmek parasına veriyorlar. Çok daha ilginç bir şey var ki Suriyeliler sadece Suriyelilerden alış veriş yapıyor bizim yerli esnafa katkıları dahi olmuyor. Son aylarda sınırlarda sıkı denetimler yapılmaya başlandı fakat zaten buraya giren girdi, gelen geldi; ama altın girdi ama döviz girdi. Denetimsiz geçen dönem içerisinde bunlar oldu. Bu insanlar şu an bile denetimsiz hareket ediyorlar, kurala kaideye uymadan rahatça yaşıyorlar.’’ Şeklinde konuştu.